I. Dünya Savaşı'ndan sonra, eski
Osmanlı ve Alman topraklarının bazıları üzerindeki yönetim yetkilerinin,
Milletler Cemiyeti'nin belirlediği koşullar çerçevesinde, üye devletlerden biri tarafından
kullanılmasına dayanan rejim.
Mandates in the Middle East and Africa, which included: 1. Syria, 2.Lebanon, 3. Palestine, 4.Transjordan, 5. Mesopotamia, 6.British Togoland, 7. French Togoland, 8. British Cameroons, 9.French Cameroun, 10. Ruanda-Urundi, 11. Tanganyika and 12.South West Africa |
Dünya
siyasal tarihinde Birinci Dünya Savaşın’dan (1914-1918) sonra kullanılmaya
başlayan bu terim kelime anlamı olarak Latince “Mandatum”, Fransızca “Manda”
kelimelerinden gelmekte olup özellikle Vekâlet anlamında kullanılmaya
başlanmıştır. Devletler hukukuna göre manda altında bulunan devlet bağımsızlığı
kısıtlı devletlerden sayılırdı.
Manda projesinin temelinde, I. Dünya
Savaşı'nda yenilen Osmanlı Devleti ve Almanya'dan ayrılan ve Avrupa dışında
kalan bölgelerin yönetimi sorunu yatıyordu. Dünya kamuoyunda sömürgeciliğe
duyulan tepki nedeniyle, bu ülkelerin doğrudan doğruya galip devletlerarasında
paylaşılması uygun görülmedi. Ayrıca barış konferansında etkin olan ABD,
sömürgeci sistemin genişletilmesine karşı idi.
Savaştan galip çıkan itilaf Devletleri, Almanya’dan ve
Osmanlı Devletinden kopan sömürgelerin ve bağımlı ülkelerin kendilerini
yönetecek bir gelişme düzeyinde bulunmadıkları gerekçesiyle buralarda manda
rejimi uygulama yoluna gittiler.
Buna göre mandater
sıfatını taşıyan devletler Milletler Cemiyeti'yle yapacakları anlaşmalarda
öngörülen koşullar çerçevesinde bağımsızlık koşullarını hazırlamak üzere
vesayet görevini yerine getireceklerdi.
Manda rejimi, Daimi Manda Yönetimleri Komisyonu'nun yönlendiriciliği ve
yardımıyla, Milletler Cemiyeti Konseyi'nin gözetimi altında yürütülecekti.
Komisyon, çoğunluğu mandater olmayan
devletlerin yurttaşlarından seçilmiş 10 kişiden oluşmaktaydı. Manda altındaki
ülkelerde yaşayanlara, Milletler Cemiyeti'ne dilekçeyle başvurma hakkı
tanınmakla birlikte bu hak mandater devlet hükümeti aracılığıyla ve onun onayı
alınarak kullanılabiliyordu. Komisyonun mandater devletler üzerindeki denetim
yetkisi, gerçek anlamda bir yaptırım gücünün olmaması nedeniyle sınırlıydı.
Milletler Cemiyeti’nin getirdiği manda rejimi, coğrafi konumlarıyla siyasal ve ekonomi
gelişmişlik düzeylerine göre; A, B ve C olmak üzere üç farklı tipte mandanın
kurulmasını öngörüyordu. A tipi manda
rejimi, Osmanlı Devleti'nden ayrılan bazı topluluklara ilişkindi. Bunlar,
bağımsız uluslar olarak tanınabilecek bir gelişme düzeyine erişmiş ülkelerdi;
kendi kendilerini yönetecekleri olgunluğa erişecekleri aşamaya ulaşana değin
yönetimlerine bir mandaterin tavsiye ve yardımları yol gösterici olacaktı,
Mandaterin seçiminde, bu toplulukların istekleri temel bir koşul olarak göz
önüne alınacaktı.
Nisan 1920'de gerçekleştirilen düzenlemeyle Irak, Filistin ve Ürdün İngiliz mandasına,
Suriye ve Lübnan da Fransız mandasına girdi.
Milletler Cemiyeti döneminde yalnızca Irak, İngiltere'nin önerisi üzerine 1931’de
bağımsızlığını kazandı. Suriye ve Lübnan'ın Fransa ile manda rejiminin sona
erdirilmesi konusunda yaptığı antlaşmalar, ancak II. Dünya Savaşı sırasında
onaylandı. Ürdün'deki manda rejimi 1946'da yapılan antlaşmayla sona erdi.
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun Kasım 1947'deki kararıyla ikiye ayrılan
Filistin'in bir kesimi Ürdün'e bırakılırken, Yahudilerin yerleştiği topraklarda
İsrail Devleti kuruldu.
Milletler Cemiyetinin öngördüğü B tipi manda rejimi Orta Afrika'daki eski Alman sömürgelerini
kapsıyordu. Bu tip mandada, geniş yetkilerle donatılan mandater devlet yönetimi
doğrudan doğruya üstüne alıyordu. Mayıs 1919'daki düzenlemeyle bugün
Tanzanya'nın bir parçası olan Tanganika İngiliz, Kamerun ve Togo'nun büyük bölümü
Fransız, Ruanda-Urundi de (günümüzde Ruanda ve Burundi) Belçika mandasına
bırakıldı.
Eski Alman topraklan olan Güneybatı Afrika ve bazı Büyük
Okyanus adaları için öngörülen C tipi
manda rejiminde, mandater devletin yasalarının uygulanması ve yerli
halkların korunması koşuluyla söz konusu toprakların mandater devlete
bağlanması ilkesi benimsendi. Bu düzenlemeye göre Güney Afrika, Güneybatı
Afrika'nın (bugün Namibia); Avustralya, Yeni Gine'nin ve Nauru'nun (İngiltere
ve Yeni Zelanda'yla birlikte); Yeni Zelanda, Batı Samoa'nın; Japonya da
Ekvator'un kuzeyindeki Büyük Okyanus adalarının mandaterliğini üstlendi. B ve
C tipi manda rejimi 1946'da yerini Birleşmiş Milletler Vesayet Sistemi'ne bıraktı.
Ana Kaynak: Ana Britannica, cilt 15, s: 267
https://en.wikipedia.org/wiki/League_of_Nations_mandate
http://www.glogster.com/nickylick/decolonization-of-the-middle-east/g-6lka9kmaarkpfg50ufq8ga0
https://en.wikipedia.org/wiki/League_of_Nations_mandate
http://www.glogster.com/nickylick/decolonization-of-the-middle-east/g-6lka9kmaarkpfg50ufq8ga0
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder