Etkinlikler etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Etkinlikler etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

13 Temmuz 2022

Yeni Tarih Ders Kitaplarını Örneklerle Eleştirmek: 1. Tarih-Yanılgısı (anakronizm) ve ona bağlı kötü sonuçlar

Bundan önceki giriş niteliğindeki yazımdan sonra problemli örnekleri ayrıntılı olarak eleştireceğim seri çalışmama başlıyorum. İlk örnek olarak sözü geçen yazımda da yer alan bir etkinliği eleştirmeyi seçtim. 

Sırayla ilerleyelim.

1. Etkinlik sayfasının başında yer alan giriş bilgileri şöyle:


Etkinlik, bir grup çalışması, süresi 40 dakika, Arap Yarımadası'nda Müslümanların ilk hakimiyetinin kurulması konusu için hazırlanmış, grubun çalışma yöntemi de güzelce yazılmış. 

Problem amaç kısmından başlıyor. Şöyle bir cümle var:
"Dört Halife Dönemi’nde, Arap Yarımadası ve çevresinde Müslümanların siyasi hâkimiyet kurmaya yönelik problemlerine çözüm önerileri getirebilme."

Baştan söyleyeyim böyle bir amaç olmaz. Absürt. Arap Yarımadası'nda zaten hâkimiyet kurmuş olan Müslümanların böyle bir yardıma ihtiyaçları yok. Gerçek bir olay/olgu üzerine fantastik bir kurgu yapılmış. Yine aynı cümlede problemlerden bahsedilmiş aşağıda göreceğimiz gibi bunlar da "gerçek" problemler değil. Bu konuya sonunda yine döneceğim.

23 Şubat 2021

Hammurabi Yasaları, Tüm Babil Halkına Eşit mi Uygulanıyordu?

 Dilara Kahyaoğlu

Hammurabi Steli
Stelin üst bölümünde Hammurabi ve Tanrı Şamaş
alt bölümünde Hammurabi Yasaları yer almaktadır. 
Kaynak

Hammurabi ve Tanrı Şamaş kabartmasının altında, 282 maddeden oluşan Hammurabi Yasaları (Kanunları) olarak bilinen maddeler sıralanmıştır. 

Maddeleri incelediğimizde Babil'de en çok karşılaşılan suçların nasıl cezalandırılacağının açıklandığını görürüz. Bu suçlar daha çok: Ticaret ve Tarım hayatı,  Kölelik, Ahlak ve Aile ile ilgidir. 

Bütün maddeler; “eğer şu yapılırsa şu ceza verilir” biçimindedir.

Bu yasalar, Ortadoğu’da “dişe diş, göze göz” olarak bilinen anlayışla oluşturulmuştur. Yani suçu işleyenin yaptığı suça eşdeğer bir ceza alması amaçlanmaktadır. 

"Göz çıkaranın, gözü çıkarılır" şeklinde kabaca özetleyeceğimiz bu uygulama gerçekten de herkese eşit olarak uygulanıyor muydu? Aşağıdaki maddeleri inceleyerek bu soruyu tartışınız. Düşüncenizi  yasalardan örnekler vererek, kanıtlayarak açıklayınız. 

07 Aralık 2019

Mezar Tepeleri Geleneği Üzerine: Hektor'un Cenaze Töreni

Dilara Kahyaoğlu

Tümülüs geleneğinin Trakya ve Anadolu'da (ve dünyanın bir çok yerinde) oldukça eski dönemlere ait olduğunu gösteren yazılı, yazısız belgelere, mitlere/efsanelere sahibiz. Bakın Homeros, İlyada'sında bu geleneği nasıl anlatmış.

Pergamon Antik Kenti’nin batısındaki ovada yer alan
tümülüslerin en büyüğü olan Yığma Tepe'nin havadan görünüşü

Hektor'un Cenaze Töreni
Sonra yaşlı Priamos seslendi adamlarına:
“Haydi, Troyalılar, şimdi odun getirin kente,
korkmayın pusu kurar diye Argoslular;
Akhilleus kara gemilerden buraya gönderirken beni,
on ikinci şafak sökmeden size bir şey yapmam, dedi.”

Yaşlı Priamos böyle konuştu.
Dokuz gün odun taşıdılar yığın yığın.
Ölümlülere parlayan şafak sökünce onuncu günü,
Gözyaşı içinde götürdüler Hektor’un ölüsünü,
Koydular yığınların tepesine, verdiler ateşe.

28 Kasım 2019

Mondros'tan Sonra: İşgaller, Taraflar ve Şimdi Ne olacak, Sorusuna Verilen Cevaplar

Dilara Kahyaoğlu
2011-19

Birinci Dünya Savaşı'nın sonuçlarını ve Mondros Ateşkesi'ni bundan önceki metinlerde yazmıştım.  O nedenle burada bir daha tekrar etmeyeceğiz. 

Ahmet İzzet Paşa Hükumeti
Ekim ayından itibaren itibaren savaşın yenilgiyle sonuçlanacağını artık Osmanlı yöneticileri ve iTC ileri gelenleri de kabul ediyordu. Çünkü cephede işler iyi gitmiyordu, Bulgaristan ve Avusturya-Macaristan ateşkes antlaşması imzalayarak savaştan çekilmiş, Osmanlı'nın Almanya ile karasal ulaşımı da ortadan kalkmıştı. 

Savaşın sorumlusu olarak görülen İttihat ve Terakki Cemiyeti (İTC) iktidardan çekilerek, parti olarak kendini resmi olarak tasfiye etti. Gerçekte İTC örgütü illegal olarak varlıklarını ve faaliyetlerini yürüteceklerdi. Güvenilir bir asker olan İzzet Paşa önderliğinde kurulan yeni hükumette İttihat ve Terakki ileri gelenlerinden oldukları halde, savaş sorumluluğuna katılmayan ve savaş yıllarındaki yolsuzluk ve cinayetlere (Ermeni Tehciri ve Kırımı kastediliyor) bulaşmamış olan Rauf (Orbay), Fethi (Okyar) ve Cavit Bey gibi kişiler  de yer almıştı. İzzet Paşa kabinesinin en önemli icraatı 30 Ekim 1918'de Mondros Mütarekesi ile savaşa son vermek oldu. Mütarekeyi hükümet adına Bahriye Nazırı Rauf Bey imzaladı. 

2/3 Kasım gecesi Talat, Enver ve Cemal Paşa'ların gizlice yurt dışına kaçması iç siyasette büyük bir galeyana neden oldu. İttihatçı şeflerin kaçışına göz yummakla suçlanan İzzet Paşa kabinesi, 25 gün süren iktidardan sonra 8 Kasım 1918'de istifa etti. Ama daha sonraki Osmanlı hükumetlerinde çeşitli görevler üstlendi. 

Mondros'tan İki hafta sonra İtilaf donanması İstanbul’a demir attı bu arada taze padişah Vahdettin de ittihatçı mebusların ağırlıkta olduğu **Meclis-i Mebusan’ı kapattı (12 Aralık 1918).

23 Ekim 2019

Paşaların Kaçması ve Mondros Ateşkes Antlaşması

Dilara Kahyaoğlu
2011-19

Şam'ın (Damascus)  geç düşmüş olması savaşın gidişi açısından çok da belirleyici değildi.
Çünkü hem İngilizler hem de Araplar (ki bundan pek bahsedilmez Türkçe ders kitaplarında)
1918 yılında Halep'e kadar ulaşmışlardı zaten.
Diğer yandan İran Körfezi'nden gelen İngiliz birlikleri yukarı (kuzeye) doğru çıkarak Musul'a ulaşmıştı.
Sonradan hatırlanan ve son zamanlarda sıkça sözü edilen Kut ul Amara savunmasının bu genel tabloyu bozacak
bir gücü hiç olmamıştı.  Aksine ana birlikler bu savunma ceplerine sıkışmış alanlara az sayıda kuvvet bırakıp
onları oraya mıhlayıp oyalamayı, zamanı gelince de tutsak alınmalarını hedeflemişlerdi.
Böylece bir engelden kurtulan ana birlikler ilerlemeye devam etti.  Aşağıdaki haritaya bkz.

İngiliz birlikleri körfezden yukarıya çıkıyor. Kut ul Amara cebini de görmek mümkün haritada.
Önü kesilemeyen birlikler kuzeye ilerlemeye devam etmiş ve Musul yakınlarına gelmiş.
Haritaların kaynağı; A Military Atlas of the First World, Arthur Banks, 2001/4
Kendi taramalarım.  DK

20 Ekim 2019

Türk-İtalyan Savaşını Bir Görsel Üzerinden İncelemek

Dilara Kahyaoğlu
2011-19

kaynak
Poster, 1912 İtalyan-Türk Barış anlaşmasının (UŞİ) hayali bir tasvirini, 'LA PACE ITALO-TURCA' başlığı altında göstermektedir. Aşağıdaki soruların yardımıyla resmi analiz edelim. Bazı sorular için sözü edilen savaşla ilgili olgusal bilgilere ihtiyacınız olacaktır. Yeri geldiğinde ilgili kaynaklara bakmayı ihmal etmeyiniz.

1. Önce şu temel problemleri çözelim:
- Resimdekiler kim? Onların kim olduğunu hangi ipuçlarını kullanarak anladınız?
- Burası neresi? Bunu hangi ipuçlarını veya bilgilerinizi kullanarak çözdünüz?

2. Herkesin erkek olduğu bu ortamda iki kadın var:
- Onlar neyi temsil ediyor? (Neden kadın olarak düşünülmüş? (Benzer tabloları hatırlayınız.)
- Kadınların birbiriyle ilişkisi nasıl? Birbirlerine nasıl davranıyorlar? Neden? Görüşünüzü örneklerle açıklamalısınız.
- Neden başka kadın yok? Tabloya konmuş iki kadının, kadınları temsil ettiğini düşünebilir miyiz? Düşüncelerinizi argümanlarla destekleyerek, tartışınız.

Zihin Haritasıyla Trablusgarp Savaşı

Dilara Kahyaoğlu
2011-19
Zihin haritasıyla Trablusgarp Savaşı

Çalışma Soruları

1. Trablusgarp Savaşı dünya literatüründe hangi isimle bilinmektedir?

2. İtalya'nın yerini bir haritada bulun sonra da Libya'yı bulun... İtalya, Libya'da ne arıyor? Deniz aşırı bu toprakları ne yapacak?

3. Osmanlı'nın burayı doğrudan savunamamasının nedenlerini düşünün sonra da şu konuyu tartışın: Osmanlı Devleti bu duruma nasıl düştü? Neden?

19 Ekim 2019

Zihin Haritasıyla Balkan Savaşları

Dilara Kahyaoğlu
2011

Üzerine tıklayarak büyütünüz
Çalışma Soruları

1. Haritayı bir metne dönüştürünüz. Bunu yaparken varsa eksik bulduğunuz olguları da ekleyiniz. Kendi bulduğunuz bir yöntemle bunların sizin eklemeniz olduğunu da göstermeyi unutmayınız.

2. Haritadaki "Dikkat, Bulgaristan Ege Denizi'ne açıldı" uyarısı üzerinde düşününüz. Bu gerçekten de o dönem için önemli bir gelişme midir? Tartışınız.

16 Ekim 2019

Osmanlı İmparatorluğu Birinci Dünya Savaşı'nda

Dilara Kahyaoğlu
2011-19
Savaş zamanının Osmanlı yöneticileri
Kaynak: Birinci Dünya Savaşı'nda Osmanlı Askerleri, Atlas Dergisinin eki, 
Savaşa Giriş Nedenleri
Savaş öncesinde ülkenin karşı karşıya kaldığı siyasi, ekonomik, askerî ve toplumsal koşullar ile yönetici elite (İTC yöneticileri) egemen olan siyasi-ideolojik bakış açısı gözden geçirildiğinde Osmanlı İmparatorluğu’nun savaşa girme nedenlerini şöyle sıralamak mümkündür:
• İtilaf Bloku'nda yer alan devletlerin Osmanlı İmparatorluğu’na karşı izledikleri saldırgan politikalar
• Son savaşlarda kaybedilen toprakların geri alınmak istenmesi
• Ekonomik bağımsızlığın kazanılmak istenmesi
• Almanya’nın savaştan üstün çıkacağı düşüncesi
• Osmanlı-Alman yakınlaşması
• Turan İmparatorluğu kurma düşüncesi
Yukarıda ana hatlarıyla verilen nedenler, Osmanlı İmparatorluğu’nun savaşa sürüklenmesinde başlıca rolü oynadı.
Seferberlik ilanından sonra Sultanahmet'de yapılan destek mitinginden bir sahne
Kaynak: Birinci Dünya Savaşı'nda Osmanlı Askerleri, Atlas Dergisinin eki, 


14 Ekim 2019

Zihin Haritasıyla Osmanlı Devletinin Birinci Dünya Savaşı'na Girişi

2011-19
Zihin Haritasıyla Osmanlı Devletinin Birinci Dünya Savaşı'na Girişi
Harita bana aittir DK


Çalışma Soruları

1. Elinizdeki kaynakları ve zihin haritasını değerlendirerek şu soruyu tartışınız. "Osmanlı Devleti Müttefikleri yenildiği için, yenilmiş sayıldılar" iddiası doğru mu? Görüşlerinizi argümanlarla destekleyiniz. 

2. Haritada Osmanlıların ağır antlaşmalar imzalamasının nedeni olarak kısaca, "gizli antlaşmalar" denilmiştir. Ne demek bu? Burada anlatılmak istenen fikri açıklayınız. Somut örnekler vererek açıklamanız gerekmektedir. 

3.  Elinizdeki kaynakları ve zihin haritasını değerlendirerek şu soruyu tartışınız. "Osmanlı Devleti, Almanlara ait iki savaş gemisi Rus topraklarını bombaladığı için savaşa girmiş sayıldı" iddiası doğru mu? Görüşlerinizi argümanlarla destekleyiniz. 

13 Ekim 2019

Birinci Dünya Savaşı: Savaş, Cepheler, Okuma Parçaları ve Sorular

Dilara Kahyaoğlu
2011-2019
Birinci Dünya Savaşı (WWI) 
Nedenler, Savaş ve Sonuçlar
Satirik haritada devletlerin Birinci Dünya Savaşı başındaki konum ve yaklaşımları gösterilmiş.


Franz Ferdinand Suikasti
Savaş bu olayla başladı.
Savaşı tetikleyen kıvılcım...
A. NEDENLER

Birinci Dünya ya da Birinci Paylaşım Savaşı olarak adlandırılan bu insanlık tarihinin en trajik olaylardan birinin öne çıkmış nedenlerini şöyle sıralayabiliriz:

a) Sömürgecilik: ekonomik ve siyasi yayılma (emperyalizm) ve bu durumun yarattığı rekabet ve çatışmalar… bkz. https://tarihegitimi.blogspot.com/2016/01/somurgecilik-uzerine-calsma.html

b) Büyük güçler ittifakı ve bağlantılar sistemi: Bloklaşma ( bölgesel ve tarihi çatışmalar, siyasi ve ekonomik rekabet, milliyetçilik, düşmanlık vb. nedeniyle bir araya gelen güçler…)

c) Silahlanma yarışı (Alman donanmasının hızla geliştirilmesi ve Almanların muazzam silah yatırımı diğerlerini de harekete geçirdi, İngiltere donanmasını yeniledi vb.)

d) Milliyetçilik
(Panslav-Pangermen rekabeti, Sırp milliyetçiliği, İtalyan milliyetçiliği, Fransız milliyetçiliği, Alman milliyetçiliği)  Bkz. Zihin Haritası
Krupp silah fabrikasında I. Dünya Savaşı sırasında üretim yapılıyor


07 Ekim 2019

Zihin Haritasıyla II. Abdülhamit Dönemi

..
Üzerine tıklayarak büyütünüz.
Aşağıdaki şematik notlar zihin haritasındaki bilgilerin metin olarak dökümüdür.
Program bunu kendisi yapıyor o nedenle Türkçe harflerde sorun var

II. ABDULHAMIT
Abdulmecit'in oğludur. V. Murat'in tahtan indirilmesi ile Meşrutiyeti ilan edeceğine söz vererek tahta çikti (1876). Meclisi kapattı. 1909'da tahttan indirildi. 1918 yilinda oldu.

I.       TARİHSEL ARKAPLAN
A.    BORÇ
Borclari var. Muharrem Kararnamesi ile Osmanlı Devleti Moratoryum ilan etmis.
Moratorium: Vadesi gelmis borçlarin tamâminin veya bir bölümünün, belirli bir süre için ödenemeyeceğini bildiren resmî duyuru veya hükümet kararı. Muharrem Kararnamesi 1881'de ilan edilir. Duyunu Umumiye Kurulur.  Bundan sonra Avrupalı devletler tuz, ipek, tütün, alkollü içecek ve balık sektörlerinden gelecek olan vergilere el koyar.
1.    Duyunu Umumiye

03 Ekim 2019

Çizgi Romanla Fransız Devrimi'nin Öyküsü



Yıllar önce bir eğitim çalışmasında gayet kötü bir fotokopi olarak basılmış aşağıdaki çizgi öyküyü buldum. O sıralarda görece daha küçük öğrencilere ders veriyordum ve bu kaynağın; konuyu anlamak, tartışmak için iyi bir araç olduğunu düşündüm. Baskısı daha iyi çıksın diye fotokopiyi boyadım, yazıların eksik olduğunu düşündüğüm yerlere yeni küçük bölümler yazdım. Aşağıya koyduğum işte o benim hazırladığım kaynaktır.

Çok aramama rağmen kaynağının ne olduğunu bulamadım, bugün baskısı kalmayan eski bir kitap olduğunu düşündüm. Sonra bir kitap fuarında bulduğum bir çeşit çocuk ansiklopedisinin içinde birden bire karşıma çıktı. Kaynağı aşağıya yazdım ve resimlerle gösterdim.

Bu hazırladığım sayfaları büyük sınıflarda da kullandım. Her zaman için ilgi çekti, her zaman başarılı bir ders geçirmemize katkıda bulundu.

1. Görsellerin üzerine tıklayarak veya elinizle genişleterek büyütünüz.
 Soru
Görselde yer alan yedi kişinin beden dillerini inceleyin. Bize ne anlatıyor? Tek tek yazınız.

02 Ekim 2019

Çizgi Romanla ABD'nin Bağımsızlık Öyküsü


Yıllar önce bir eğitim çalışmasında gayet kötü bir fotokopi olarak basılmış aşağıdaki çizgi öyküyü buldum. O sıralarda görece daha küçük öğrencilere ders veriyordum ve bu kaynağın; konuyu anlamak, tartışmak için iyi bir araç olduğunu düşündüm. Baskısı daha iyi çıksın diye fotokopiyi boyadım, yazıların eksik olduğunu düşündüğüm yerlere yeni küçük bölümler yazdım. Aşağıya koyduğum işte o benim hazırladığım kaynaktır.

Çok aramama rağmen kaynağının ne olduğunu bulamadım, bugün baskısı kalmayan eski bir kitap olduğunu düşündüm. Sonra bir kitap fuarında bulduğum bir çeşit çocuk ansiklopedisinin içinde birden bire karşıma çıktı.  Kaynağı aşağıya yazdım ve resimlerle gösterdim.

Bu hazırladığım sayfaları büyük sınıflarda da kullandım. Her zaman için ilgi çekti, her zaman başarılı bir ders geçirmemize katkıda bulundu.


1.
üzerine tıklayarak büyütünüz.
Soru: 
Kızılderili kılığına girip çayları denize atanlar kimler?
Neden Kızılderili kılığına girmiş olabilirler?
Bu davranışı doğru buluyor musunuz? Tartışın ve argüman kullanarak görüşlerinizi ifade etmeye çalışınız.
ilgili okuma kaynaklarınızı inceleyin. Gerekiyorsa başka kaynaklara da bakın.

30 Eylül 2019

I. Dünya Savaşını Zihin Haritasıyla Gösterme ve Analitik Çalışma

2013-2019
Dilara Kahyaoğlu
I. Dünya Savaşı Zihin Haritası
Haritayı ben yaptım DK
Görseli büyüterek okuyabilirsiniz

Haritayı kullanarak aşağıdaki soruları yanıtlayınız. Soruları olduğu gibi kabul etmek zorunda değilsiniz. Farklı düşünüyorsanız onu yazın ama neden farklı düşündüğünüzü mutlaka açıklayınız (bkz. soru 2 ve 6 gibi sorularda). 

1. Haritada gösterilen savaşın nedenlerini madde madde yazınız ve bunların ne anlama geldiğini kısaca açıklayınız. Örneğin "bloklaşma" deniyor. Bununla ne kastediliyor olabilir vb. 

2. Sizce savaşın nedenlerinden hangisi en önemlisidir? Veya soruyu olduğu gibi kabul etmeyip, hepsi de önemli diyebilesiniz. Her iki durumda da görüşünüzü argümanlarla destekleyerek açıklamalısınız. Bu sorunun püf noktası görüşlerimizi argümanlarla açıklayabilmektir. 

28 Eylül 2019

ABD'nin Kuruluşu, Bağımsızlık Bildirgesi ve İlk Koloniler

Dilara Kahyaoğlu 2008

ABD’nin üzerinde bulunduğu Amerika kıtasını ilk keşfeden Avrupalının Kristof Kolomb olduğu söylense de gerçekte buraları daha önceden birkaç kez bulunmuştur (Örneğin: Vikingler, Kızılderililer).  Avrupalılar bu kıtaya geldiklerinde burası boş bir kıta değildi;  muhtemelen Bering Boğazı’nı geçerek buralara gelip yerleşen sayıları 40 milyon olarak tahmin edilen Asya kökenli (?) yerlilerle doluydu.

16.yüzyılın sonunda yalnızca iki Avrupalı devlet; İspanya ve Portekiz (güney ve Orta Amerika'da) Amerika’da başarılı koloniler kurmuşlardı. İngiltere kendi çıkarlarını korumak için topraklarını genişletmekten daha çok ticareti geliştirmeye ağırlık verdi ve İngilizler Amerika’ya giden kendilerine ait yeni yollar bulma keşiflerinde esas olarak başarısız oldular. Şimdi Amerika’da İngiliz kolonilerinin nasıl oluştuğunu bir iki örnekle inceleyelim.
Jamestown'ın böyle olduğu düşünülüyor
Ayrıntılı bilgi için linke bkz.

İlk İngiliz kolonisi 1607’de Jamestown’da kuruldu. Bu koloniden sorumlu olan anonim şirket Londra Virginia Kumpanyası (şirketi) idi bu nedenle kasaba ve civarı “Virginia Kolonisi” olarak isimlendirildi. Başlangıçta başarısız olan bu şirket 1618’den sonra buraya gelenlere toprak dağıtarak çok sayıda İngiliz’i anavatandan buraya çekmeye çalıştı. Bu politika başlangıçta başarılı olsa da daha sonradan başlayan salgın hastalıklar, yerli katliamı, iç çatışmalar nedeniyle koloniler zor anlar geçirdi. Bundan yararlanan İngiltere krallığı, burayı kendi denetimi altına aldı.

23 Nisan 2019

II. Bayezit Dönemine Genel Bir Bakış

Dilara Kahyaoğlu

[Metnin sonunda Bayezit isminin yazılış problemiyle ilgili bir not var. Bkz.]

II. Bayezit Camii
Şehzadeliğinde Amasya-Sivas-Tokat bölge valiliği görevini yürüten Bayezit[1]padişah olana kadar 27 yıl Amasya kentinde oturmuştur. Arada seferlere katılmış ve babasının koyduğu vergileri bu bölgelerde uygulamaması nedeniyle halkın sempatisini toplamış, Amasya’da yarı mistik, yarı şairane saray muhitinde afyon ve içki bağımlısı olmuştur. Bu yüzden Fatih, onu sefahate alıştıran Abdurrahman Efendi’nin öldürülmesini emretmiş ama Bayezit, onun kaçıp gizlenmesini sağlamıştır. Bütün bunların yanında Otlukbeli Savaşında beceriksizlik göstermesi, iyice gözden düşmesine neden olmuştu. Sonuç olarak taht umudunu yitiren ve gözden düşen Bayezit’e şans rüzgarı gülmüş ve Cem Sultan’dan önce İstanbul’a gelerek tahta oturmuştur. Bu tahta geçiş öyküsün ardında saray içinde dönen iktidar mücadelesinin etken olduğunu unutmamak gerekir.

21 Nisan 2019

Avrupa Tarihi: Dinde Reform Hareketleri

Dilara Kahyaoğlu
Saint-Barthelemy Katliamı
Fransa'da Katoliklerin Protestanları katletmesi
Bu olaydan sonra Fransa Katolik kalmış, Protestanlık ana akım olamamıştır.
"Kanlı Düğün"
Reform; kelime anlamı olarak ıslahat, yenilik, düzeltme demektir ama aynı zamanda bir döneme damgasını vurmuş olan, dinsel yenilik hareketleri anlamında yani tarihsel terim bir olarak da kullanılır. Kısacası burada söz konusun olan; 16. Yüzyılda Batı Kilisesi’nde (Katolik Mezhebi) gerçekleşen dinsel devrime verilmiş bir ad olarak “Reform Hareketi”dir.

Bu dinsel devrim o dönemin siyasi, sosyal ve ekonomik koşullarının da körüklemesiyle Hristiyanlığın üç ana kolundan biri olan Protestanlığın ortaya çıkmasına yol açmıştır. Bu devrimin en büyük önderleri Martin Luther ve Jean Calvin’dir.

Şimdi dinde yenilik arayışlarının neden başladığını inceleyelim.

Avrupa Tarihi: Antikitenin Keşfi, Hümanizm ve Rönesans

Dilara Kahyaoğlu
Raphael'ın Atina Okulu adlı tablosu
Bu tablo Hümanizm ve Rönesans temasına çok yakışıyor
Hümanizm'e yol gösteren Antik yazarların en önemlilerini bu tabloda görmek mümkün
14. yüzyıldan 16. Yüzyıl sonlarına kadar, Batı Avrupalılar yalnız okyanusların ötesindeki ülkeleri keşifle yetinmemiş; edebiyat, sanat ve düşün alanlarında önemli ilerlemeler kaydetmişlerdir. Bu ilerlemelerin tümüne “Rönesans”[1] adı verilir. Bu dönemin en belirgin özelliği eski Yunan ve Roma kültürünün canlandırılmasıdır. Bu yüzden kelime anlamı olarak Rönesans yeniden doğuş -yeniden bulunan, yeniden doğan- demektir. Ama İlkçağ düşünürlerinin çoğu, gerçekte Ortaçağ'da da biliniyordu. Dolayısıyla bu tanımdan yola çıkarak Batı'da; edebiyat, sanat veya düşünce hayatının hiç yoktan doğduğu anlamı çıkarılmamalıdır. Olan sadece eski antik kültürün yeniden canlandırılması ve yeniden yorumlanmasıdır.

Ortaçağ Avrupa'sının da kendine özgü bir edebiyat, sanat ve düşünce hayatı (skolastik felsefe) vardı. Kısacası; “Rönesans” modernizmin öncüsü olduğu kadar Ortaçağ'ın da mirasçısıdır.  Rönesans'ın kökleri Ortaçağ'ın sonlarında (12. yüzyıl) başlayan bir dizi siyasal, toplumsal dönüşümde yatmaktadır. Şimdi bunların belli başlılarının neler olduğuna bakalım.

20 Nisan 2019

Avrupa Tarihi: Bilim ve Teknikte Gelişmeler, Coğrafi Keşifler

Dilara Kahyaoğlu
Kaptan Cook'un keşif seferlerini gösteren bir harita

15. yüzyılın ortalarından 16. yüzyılın sonlarına kadar olan dönem Osmanlının en parlak dönemidir. Bugünkü Batı’nın yükselişini bu dönemde meydana gelmiş olan gelişmeler hazırlamıştır.

Bilim ve teknikteki gelişmeler, Avrupa, keşiflere hazırlanıyor… 

Bizanslar beş yüz yıla yakın bir zaman reçine, güherçile ve kükürdü karıştırarak elde ettikleri maddeyle (grejuva) gemileri ve kuşatma araçlarını yakmışlardı. Avrupalılar, 13. yüzyılda bu karışımdaki reçine yerine, kömür kullanarak barut elde ettiler, bu madde artık düştüğü yeri yakmıyor, patlayabiliyordu. Böylelikle mermiler ve toplar yapmaya başladılar.

Aslında barut Batı’ya has bir buluş değildir, Çinliler de binlerce yıldır barutu bilir ve kullanırlardı. Haçlı seferleri sırasında Ortadoğu’ya gelen Haçlılar, bu tekniği Müslümanlardan (onlar da Çinlilerden öğrenmişti) öğrenip Avrupa’ya taşımıştır diyor bir çok tarihçi.

Topun kullanılması 14. yüzyılda genelleşince derebeylik rejimini yıkmak krallar için daha kolay bir hale geldi. Merkezi krallıklar güçlendi.