09 Nisan 2016

Efsanelerin Öğrettikleri

Dilara Kahyaoğlu
2014


Amaç: Efsaneleri karşılaştırmalı inceler, öğrenir. Farklı içerikte olmasının nedenlerini sorgular.


Kilit Beceriler: Araştırma, Tartışma, Çıkarımda Bulunma, Karşılaştırma, Eleştirel Düşünme Becerisini kullanma, Yazma

Kaynak 1:

“Masallar, mitler, halk hikâyeleri, ortak (kollektif) bilinçdışının ürünleridir; ait olduğu topluluğun bireye sunduğu, binyıllar boyunca yaşanagelmiş, sınanmış zihin modellerini sahneler”



Bilgin Saydam, “Deli Dumrul’un Bilinci” 



Kaynak 2:
Altay Türklerinde Dünyanın Yaratılış Öyküsü 
Daha yer ve gök yaratılmadan önce her şeyden sudan ibaretti. Ne toprak, ne güneş, ne gök, ne de ay vardı. Bütün tanrıların en büyüğü, her varlığın başlangıcı ve insanoğlunun atası “Kara Han”, önce kendisine benzer bir varlık yarattı ve ismine “Kişi” dedi. 

Kara Han ve Kişi iki siyah kaz gibi su üzerinde uçuyordu. Fakat Kişi bu mutlu ve dingin hayattan memnun değildi. O Kara Han’dan daha yükseğe uçmak istiyordu. Bu küstahlığı yüzünden uçabilme yeteneğini kaybetti ve derin sonsuz sulara yuvarlandı. Boğulmak üzereydi ki Kara Handan yardım istedi, Kara Han denizden bir yıldız yükseltti, Kişi onun üstüne oturarak boğulmaktan kurtuldu. 

Uçuş arkadaşını yitirip yalnız kalan Kara Han dünyayı yaratmayı düşündü.  Kişi’den suya dalıp toprak çıkarmasını istedi. Kişi çıkarttığı toprağın bir kısmını Kara Han’a verdi diğer kısmını da kendine gizli bir dünya yapmak için sakladı. Kara Han, toprakları suların üzerine serpti. Kişi geri kalan toprağı ağzında saklamıştı. Fakat öyle bir an geldi ki ağzındaki topraklar şişti,  boğulacak gibi oldu,  Kara Han O’na tükürmesini emretti böylece gizlediği topraklar Kişi’nin ağzından fırlayarak etrafa saçıldı.  Kara Han’ın yarattığı arazi dümdüzdü, ama Kişi’den fırlayan topraklar bu dümdüz araziye yapıştı kaldı, bataklıklı tepeleri oluşturdu. Bunun üzerine çok hiddetlenen Kara Han, kişiye “Erlik” adını verdi ve onu ışık dairesinden kovdu.  

Kara Han bundan sonra yeryüzünde başka adamlar yarattı. Dokuz dallı bir ağaç büyüttü yeryüzünde ve her bir dalın altında bir adam yarattı. İşte bu dokuz adam, yeryüzündeki dokuz insan soyunun atalarıdır.

Erlik, dünyanın yeni yaratıklarının çok güzel ve iyi olduklarını görünce Kara Han’dan onları kendisine vermesini istedi. Kara Han razı olmadı, ama Erlik insanları fenalığa sevk ederek kendisine çekmeyi çok iyi biliyordu.

Kara Han, İnsanlar Erlik’e kandığı için kızmıştı, insanları terk ederek göğü yarattı,  göğün en yüksek katına ailesiyle birlikte yerleşti. Erlik göğü çok beğendi, kendisi de bir gök yaratmak için Kara Han’dan izin aldı, yarattığı göğe kötü ruhları yerleştirdi. Fakat bu kötü ruhlar,  Kara Han’ın yarattığı insanlardan daha iyi yaşıyorlardı. Bu duruma canı sıkılan Kara Han, Erlik ile savaşması için Mandişire’yi gönderdi. Erlik’in göğü paramparça oldu ve toprağa düştü,  işte o zaman toprak yarıldı, derin yarıklar, büyük dağlar, vadiler, boğazlar meydana geldi. Kara Han, Erlik’i yerin en derin bir katına sürdü. Orada ne güneş, ne ay, ne de yıldız ışığı vardı. Kara Han, O’na dünyanın sonuna kadar orada oturmasını emretti.

 Behçet Necatigil, 100 soruda Mitologya, say;10-11


Kaynak 3:  
Yaradılış Efsanesinin Farklı Bir Versiyonu

Önceleri “gök” ve “yer” yoktu. Sadece uçsuz bucaksız deniz vardı. Tanrı Ülgen bir deniz üzerinde uçuyor, konacak bir yer arıyor fakat bulamıyordu. O zaman yüreğine bir ilham doğdu. “Önündeki nesneyi yakala!”  Ülgen bu sözleri tekrarlayarak ellerini uzattı ve birdenbire suyun üstüne çıkan taşı yakaladı, bunun üzerine oturdu. 

Bundan sonra dünyayı yaratmak istedi ama nasıl yaratacağını bilmiyordu. “Ne yaratayım, nasıl yaratayım diye düşündü” Birdenbire suyun içinden Ak Ana  (Ak Ene) çıkıverdi karşısına; “ Bir nesne yaratmak istersen “yaptım oldu” de, “yaptım, olmadı” deme” diyerek gözden kayboldu. O zaman Ülgen insanlara şu emri verdi; “Varı yok demeyiniz, varı yok diyenler yok olur.”

 Ümit Hassan, Türkiye Tarihi, say 294’deki alıntıdan derlenmiştir.


DÜŞÜNELİM, TARTIŞALIM

1. Yaratılış efsanenin farklı versiyonlarının bulunmasının nedenleri üzerine düşününüz.

2. Bu iki versiyon arasındaki temel farklar ve nedenleri nelerdir? Aşağıdaki alıntı da size yardımcı olacaktır.

“Efsane ve dualar izlendiğinde, Türklerin babahanlık öncesinde yaşamış bulunduğu anahanlık evresinin bütün kalıntılarını görmek mümkün olabilmektedir. Bütün Ana-Kadın kutsallıkları,  babahanlık evresinde tek tek ruhlar veya Tengri [tanrı] haline getirilmiştir”
Ümit Hassan, Türkiye Tarihi, Cilt 1 say; 293

3. Buradaki yaratılış öyküsünü bildiğiniz bir başka yaratılış efsanesi ile karşılaştırınız. Ne tür benzerlikler var?

****
****
Orta Asya ve Eski "Türk" Tarihiyle İlgili Çalışmalarda doğrudan kullanılan kaynaklar için bkz.

http://tarihegitimi.blogspot.com.tr/2016/04/ipek-yolu.html


Bu çalışma "Uygarlıklar Tarihi 2 Öğrenci ve Öğretmenler İçin Çalışma Kitabı" için hazırlanmış ve orada yayımlanmıştır.
Yazar adı belirtilmeden, aktif link verilmeden kullanılamaz, alıntılanamaz.


Hiç yorum yok: