28 Kasım 2018

İç Asya ve Eski Türklerle İlgili Konuların Linkleri, Kaynakları, Sözlük ve Sınav Soruları

Dilara Kahyaoğlu
2018/ Kasım


Konuların Linkleri


1. Çalışma: Türk ve Türkiye İsmini Tartışmak


2. Çalışma: Türklerin Anayurdu Orta Asya veya İç Asya














Kaynakça
1. Doğan Avcıoğlu, Türklerin Tarihi, I. Cilt, Tekin Yayınevi
2. Türkiye Tarihi, I. Cilt, Cem Yayınları
3. J. Paul Roux, Türklerin Tarihi
4. Talat Tekin, Orhun Yazıtları
5. Bozkurt Güvenç, Türk Kimliği
6. Tarih I, Komisyon, M. E. B.
7. Ana Britanica ilgili maddeleri
8. Alaaddin Şenel, İlkel Topluluktan Uygar Topluma/
9. Server Tanilli, Uygarlık Tarihi 
10. Walter J. Ong, Sözlü ve Yazılı Kültür
11. Şerafettin Turan, Türk Kültür Tarihi
12. S. Veyis Örnek, İlkellerde Din Büyü Sanat Efsane
13. Behçet Necatigil, 100 soruda Mitologya
14. Fernand Braudel,Uygarlıkların Grameri,
15. D. Sinor, Erken iç Asya
16. Fuat Bozkurt, Türk Dili
17. Oktay Aslanapa, Türk Sanatı
18. A. Zeki Velidi Togan, Umumi Türk Tarihi
19. Bahaeddin Ögel, İslamiyetten Önce Türk Kültür Tarihi
20. Abdülkadir İnan, Eski Türk Dini

Sözlük
(1-6 arasındaki konular için)
Boy: Aynı atadan geldiğine inanan ve aynı bölgede, sıkı ilişkiler içerisinde yaşayan küçük insan topluluğu.  
Boylar Birliği: Bir lider boyun etrafında diğer boyların birleşmesi ile meydana gelen birlik. Boylar Konfederasyonu olarak da ifade edilir. 
Bozkır: Otsu bitkiler ve bodur ağaçlardan meydana gelen kurakçıl oluşum.
Budun: Boylar birliği  
Ganimet: Savaşta düşmandan ele geçirilen mal.
Göç: Kişinin yeni koşullara daha iyi uyum sağlayabilmesi amacıyla ya da doğal, ekonomik, siyasi vb. zorunluluklar sonucunda yaşadığı topluluğu değiştirmesi.
Göçebe ekonomisi: Tarımın gelişmediği, hayvancılık, avcılık, yağma ve talanın ön planda olduğu ekonomiye denir.
Göçebelik: Belirli bir yerde sürekli yaşamayan, çeşitli dönemlerde ya da aralıklarla yer değiştiren toplumların yaşam biçimi.
Hanedan: Hükümdar veya devlet büyüğü gibi bir kişiye dayanan soy, büyük aile.
Hububat: Tahıl; Buğday, arpa, mısır, yulaf, çavdar, pirinç gibi ürünlerin genel adı.
Karasal iklim: Kışların soğuk yazların sıcak ve kurak geçtiği iklim tipi.
Kavim: Boy ve soy bakımından birbirine bağlı, aralarında dil, kültür ve töre ortaklığı bulunan insan topluluğu.
Konfederasyon: Kendi hükumetlerini korumak kaydıyla genel bir iktidarın yönetimini kabul eden devletlerin  kurduğu birlik.
Kut: Tanrı tarafından hükümdara verildiğine inanılan hükümranlık hakkı ve gücü. Sözlük anlamı ile, talih, uğur, baht.

(7., 8. Bölümler İçin)
Artı-ürün; Tarımla uğraşan  toplumlarda bir kişinin veya bir ailenin kendine yetecek olan asgari ürün tutarından daha fazlasını elde etmesi, elde etmeye zorlanması ve bu fazlayı vergi olarak devlete vermesi.
Barbar; Fransızca kökenli bir kelime, uygarlaşmamış, ilkel, vahşi vb. anlamında kullanılır. Mecaz; kaba ve kırıcı.
Davranışçılık; Zihin ve bilinç durumlarını devre dışı bırakarak sadece insan ve hayvan davranışlarını incelemeyle kendini sınırlayan  anlayış, yaklaşım. Bu yaklaşıma göre; her türlü maddi ve manevi kültürel unsur, davranışların gözlenmesi ve taklit edilmesi yoluyla öğrenilir veya öğretilir.
devlet.
Elit; Seçkin
Hukuk Devleti; Bütün devlet organlarının hukuk kurallarına, hukuk kurallarının da anayasal hükümlere uygun olarak oluşturulup işletildiği, yönetimin tüm işlemlerinin bağımsız yargı denetimine tabi olduğu, kişilerin gücünün yasaların üzerinde olmadığı ve yasalar karşısında statüsü ne olursa olsun toplumun bütün bireylerinin eşit olduğunu  ifade eden, hukukun üstünlüğü ilkesinin titizlikle korunduğu, istisnasız herkesin yasal düzenlemelerle kayıtlanıp sınırlandığı, keyfi tasarruflara izin vermeyen
Hukuk; Yaptırım gücüne sahip yazılı veya sözlü kuralların tümü
Kent Devletleri; Şehir devletleri, eski zamanlarda kendi yasaları ile yönetilen bir ya da birkaç kentten oluşan devlet (Ör; Sümer şehir devletleri; Ur, Uruk, Lagaş v.b)
Kolektif; Bir çok kimse ya da nesneleri içine alan, bir çok kişi veya nesnenin bir araya gelmesi sonucu olan, ortaklaşa.
Polis; Yunan kent devletlerine verilen isim.
Sosyal sınıf; Gelir düzeyi, coğrafi köken, meslek, sosyal ilişki, üye olunan örgütler, aile durumu ve oturulan semt gibi kriterlerle belirlenen statülerine göre, benzer özellikler taşıyan insanların oluşturdukları toplumsal gruplardan her biri.
Terbiye; Eğitim
Tinsel; Ruhsal, madde ile ilgili olmayan. 
Tinsel Bilimler; İnsanın tarihsel, kültürel ve toplumsal dünyası ile ilgili bilimler (ör; Psikoloji)
(9. -12. Bölümler Arasındaki Konular İçin)
Anaerkil; Annenin hakim olduğu soyun anneden devam ettiği aile tipi, Maderşahi
Anahanlık; Matriarki, kadının hakim konumda olduğu, ilişkilerin kadın merkezli  yürütüldüğü toplumsal örgütlenme biçimi.
Babahanlık; Patriarki, Erkeklerin ya da erkeklik zihniyetinin her türlü sosyal, siyasal, ekonomik, kültürel, karar ve ilişkilerde belirleyici olduğu toplumsal örgütlenme biçimi. 
Boy; Klan, aşiret.
Budizm; MS 6. Yüzyılda Hindistan'da ortaya çıkan dini inanış.
Dem; Dini amaçla içilen içki.
Döngüsel; Başlanan noktaya tekrar geri gelmekle tamamlanan süreç (çember), dönem ve aynı işlemin yeniden başlaması.
Efsane; Bir toplumun geçmişiyle ilgili olan önemli olayları  ya da  yararlılıklar  göstermiş olan kahramanları konusunda, nesilden nesile büyük sevgi ile anlatılarak aktarılan olağan dışı ve doğaüstü nitelikteki öykü ve inançlar.
Efsane Bilim; Mitoloji.
Etnoloji; İnsanlığın kültür tarihini açıklamaya çalışan bilim. Bu kültürel ürünler  betimsel bir şekilde anlatılıyorsa Etnoğrafya denir.
Fetiş; Put, İçerisinde büyüsel bir güç olduğuna ya da belli bir cinin bulunduğuna inanılan taş, boynuz, pençe, post, deri, bez parçası vb. Bunlara inanmak ve  tapmak, bağlılık göstermek için yapılan davranışların tümüne de Fetişizm denir.
İlkel; Yazı öncesi toplumlara verilen genel ad.
Kabile; Birden fazla aşiretin veya çeşitli boyların bir araya gelmesi ve bir lider etrafında örgütlenmesiyle oluşan, bir arada yaşayıp yer değiştiren, ortak bir dil ve dinsel inançları olan ve aynı soydan geldiklerine inanan insan topluluğu.
Kandaş; Aynı kanı taşıyan, aynı soydan olanlar (veya buna inananlar).
Maniheizm; İran'da ortaya çıkıp Asya’ya yayılan din.
Meşruiyet; Yasallık kazandırma; var olan veya önerilenin insanlar için istenilen en iyi şey olduğunu gösterme süreci veya istenilenin  toplumun geneline bakarak uygun, kabul edilebilir hale getirilmesi, haklılık kazandırmak.
Pederşahi; Babanın hakim olduğu, soyun babadan devam ettiği aile tipi; babaerkil;                       
Ataerkil; Babaerkil
Semah; Dini amaçla yapılan dans.
Siyasi Birlik; Belli bir coğrafi bölgede yaşayan insanların aynı/ ortak bir yönetime bağlanması.
Sufi; Tasavvufa inanan, tasavvufla uğraşan.
Tabu; İçinde canlı bir ruh olduğuna inanılan/kabul edilen, insanların, hayvanların, nesnelerin, doğal ögelerin, yasaklarla çevrilmesi; örneğin dokunmamak, ismini ağzına almamak, bunlardan kaçınmak.
Tengri; Türklerde tanrı.
Uygar; Medeni
Veraset; Malların mirasçı tarafından alınmasını, mirasçıya devredilmesini sağlayan hukuki durum. (“Türklerde Veraset Sistemi “derken yönetim hakkının devri  anlaşılmalı).
Versiyon; Varyant, Bir metnin, bir yapıtın aslından az çok ayrılan değişik biçimlisi.


Örnek Sınav Soruları

1. Türk dostu olarak bilinen tarihçi Toynbee bile şunları söylemekten kendini alamaz. “Göçebe Türkler başka uygarlıklara bağlı toplulukları yönetimleri altına almakla, dağcılık bilmeden sarp bir kayaya tırmanmaya kalkışan gözü kara sporcunun yaptığına benzer tehlikeli bir işe girişmiş oldular. Böyle bir durumda bu “dağcı” kayanın belli bir yerine kadar tırmanabilir ama orada durmak zorunda kalır. Ne o tehlikeli yerden inebilir, ne de tepeye tırmanabilir. Ama orada durmak zorunda kalır. Geri kalan enerjisini durdukları yarı yolda tutunmaya harcarlar. Çünkü göçebenin yerleşik uygarlıkları yönetmeye kalkması, başka bir deyimle hayvan çobanlığı yerine insan çobanlığına özenmesi olanaksız bir işe girişmesi demektir”
Toynbee’nin böyle bir saptamada bulunmasının sebepleri nelerdir? Tartışınız.

2. Bir tarihçi “Türk- Çin ilişkilerinde ticaret ve barışcıl siyasi ilişkiler, yağma ve savaşın önüne geçtiğinde hep Türklerin zararına olmuştur” demektedir.
Derste yaptığınız tartışmaları da hatırlayarak bu saptamayı düşünün ve ilgili olgu ve kavramları kullanarak açıklamanızı yazınız.

3. Tarihin tanıdığı belki de ilk öncü sosyologlardan biri olan İbni Haldun “Yerleşik toplum; yaşam biçimi açısından barışçı, çoban toplum ise savaşçıdır” diyor.
Siz ne düşünüyorsunuz? İbni Haldun haklı mıdır, Neden? Açıklamanızı örneklerle destekleyiniz. 

4. “Onlar (Türkler), su kenarlarında ve otlaklarda dolaşırlar. Elbiseleri deridendir. Hububat ve şarapları yoktur. Yüksek ve tekerlekli arabaları vardır. Mezarlarında ok, yay ve kılıç bulmak mümkündür.”
İslamiyet öncesi Türk topluluklarının özelliklerinden bazılarını, yukarıda verilen metindeki ipuçlarından  yola çıkarak açıklayınız. Şu önemli:  Sizi Hangi ipucu, hangi sonuca veya sonuçlara götürdü. Yanıtınızı  buna göre formüle ederek yazınız.

5- “Vahşi adetleri olan ve kan seline boğulmuş bulunan bu ülke, sebzeyle beslenen bir ülke haline gelmiş,  insanların öldürüldüğü bu yer, iyilik yapmanın teşvik edildiği bir yer olmuştur” Karabalgasun Yazıtı

a. Yukarıda sözü edilen ülke, hangi ülke olabilir. Bu ülkenin eski yaşam tarzında ne tür bir değişim meydana geldiğini metinden yola çıkarak ve sınıftaki bilgilerinizi de hatırlayarak  yazınız.
b. Bu değişimde hangi etkenler rol oynamıştır? Orta Asya Türk tarihine ilişkin bilgilerinize dayanarak yanıtlayınız.

6- Aşağıda aralarında önemli farklar olan iki ayrı tarihçiye ait metinleri bulacaksınız. Dikkatle okuyup;  a. Bulabildiğiniz farkları yazınız, 
b. Siz ne düşünüyorsunuz? Örnekler kullanarak açıklayınız.
A- “Bazı bilginler, Orta Asya halklarının birer avcı ve çoban olduklarını düşünerek  bu eserlerde [Türklerden kalan eserlerde, kalıntılarda] günlük hayatın tezahür ettiğine [yansıdığına, göründüğüne, yaşantılarından izler taşıdığına] inanmışlardı. Hatta daha da ileri giderek  Hunların “totemist” olduğunu iddia edenlere de rastlamaktayız. Hunlar tek tanrılı bir Göktürk dinine inanmakta idiler. Tek tanrılı bir dine inanan bir kavimde “totem” aramak biraz güçtür. Bunlar olsa olsa eski Hun inanç ve efsanelerinin bir kalıntısı olabilirler. Nitekim “totemist” olmadıkları halde  kendi aralarında anlattıkları bir “kurt efsanesi”ne inanıyorlar ve kurt başını da milli bir arma olarak taşıyorlardı.”Prof. Dr. Bahaeddin Ögel, Türk Kültür Tarihi, (Parantez içlerini ben koydum)
B- “MÖ II. yüzyılda Çin vakanüvisleri  tarafından Hunlarda tespit edilen  “Gök-Tanrı”, “Güneş”, “Ay” “ Yer-Su”, “Atalar ve “Ölüler Kültü” Türk kavimlerinde, muhtelif  kültürlerin tesirleri  altında (daha başka  kültürlerin etkisi) kalmalarına rağmen son devirlere kadar devam ettirilen kültlerdir. Bu kültler çağdaş Altaylılarda ve Yakutlarda da gözlenmiştir. Eski Türkler, şüphesizdir ki “Şamanist" idiler. Fakat bu “Şamanizm” Altay ve Yakut Şamanlığının bulunduğu safhayı (aşamayı) çok arkasında bırakmış, gelişmiş bir durumdaydı… Hunlar yılın beşinci ayı Gök-Tanrı’ya ve Yer-Su ruhlarına kurban sunarlardı… Hakan her sabah çadırından çıkarak güneşe ve geceleri aya tapardı.  Altaylarda “töz”, Yakutlarda “tangara” Urahalarda “eren”, Moğollarda “ongun” denilen putlar-fetişler vardır. Bunlar keçeden, paçavralardan, kayın ağacı kabuğundan yapılırdı. Ongun kültünün totemcilik devrinin bir hatırası ve kalıntısı olduğu bir çok etnograf tarafından iddia edilmektedir.” Abdülkadir İnan - Tarihte ve Bugün Şamanizm.

7. "Kur’anın başı “bismillah”, yola girdim bismillah, dağlar başına (tepesine), yalnız çam ağacının yanına çıktım, yalnız kır size ayin yaptım, Allah… Ay yarımı gibi dolu yüzlüler, kalem kaşlılar, sünbül saçlılar, tatlı sözlüler, çakır gözlüler, hey hey hey! Esir edenler, bulutlara binenler, havaya çıkanlar, deryayı geçenler… Kendin verdiğin derdi kendin al tanrım… Kırklar kırk oldu, bastığın yer gül oldu, pirler hakkına diliyorum, analar hakkına diliyorum, ya Allah hey hey! Taştan ağır günahım, aciz kulunum…Yolda gecikmeyiniz. Yolda gecikirseniz yüzümü kara kılmayınız. Yermenke’de savaşan, üzengisini kan eden, kızıl kanla boyayan, saçları beline sarmaşan “güneş perileri”, “ayhanları”, “ay perileri”, “ayhanlar” ya Allah ya Allah!"
Tarancı bakşılarının duasından seçmeler.  L Ansari/ Uygur İl Edebiyatı/ Tarihte ve Bugün Şamanizm. 


Yukarıda İslamiyeti yeni kabul etmiş Türklerden kalan bir dua örneği okudunuz.  Bu duada eski Türk inançlarından  izler var mı? Açıklayarak yazınız.

********
Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. 

Hiç yorum yok: