29 Kasım 2018

Ortaçağ'da Avrupa-Giriş

Dilara Kahyaoğlu 
1998-2018
Ortaçağ'da Floransa Kaynak: Nürnberg Chronicle

Tarihsel bir dönem olarak “Orta Çağ” terimi “Kavimler Göçü” sonrasına denk gelen bir dönemdir. Yüzyıllarla ifade edecek olursak 4.yüzyıl ile yaklaşık 15. yüzyıl arasına denk gelir.

Soru: Bu dönem, neden yeni bir Çağ olarak kabul edilmiş olabilir? Örnekler vererek açıklayınız.

İlkçağ denilen dönemin (MÖ 4000 (?) - MS 375/476) son yüzlerce yılında Güney Avrupa’ya ve tüm Akdeniz çevresine egemen tek bir devlet/imparatorluk vardı: Roma İmparatorluğu..
Roma’dan önceki uygarlıkların hiç biri böylesine bir bütünsellik sağlayamamıştı Güney Avrupa’da. Güney Avrupa coğrafi terimini özellikle kullanıyoruz çünkü tüm bu gelişmeler olurken Kuzey Avrupa halkları güneyden farklı olarak görece bağımsız ve savaşçı göçebeler (kır toplumları) olarak yaşıyorlar ve Roma tarafından “barbar” olarak isimlendiriliyorlardı. Roma’dan önce İtalya’da Etrüskler vardı ayrıca bugünkü Yunanistan'a ve Batı Anadolu kıyılarına serpilmiş durumda Yunan şehir devletleri, Akdeniz kıyılarına serpilmiş durumda Yunan kolonileri ve Fenike kolonileri vb. bulunuyordu. Bu konuları geçen sene işlediğinizi düşünerek kısaca hatırlatmak istedik.


Roma; yukarıda saydığımız uygarlıklardan farklı bir şeyi gerçekleştirdi, tüm Güney Avrupa’yı ve Akdeniz çevresini birleştiren ilk ve SON devlet/imparatorluk Roma oldu. Dolayısıyla İlkçağ boyunca tüm bu bölgelerin sosyo/ekonomik ve siyasal yapısını belirleyen, kendi sistemini oralara hakim kılan Roma İmparatorluğu’dur.

İşte bu güçlü imparatorluk MS 375 yılından itibaren başlayan Kavimler Göçü dediğimiz büyük “barbar” akınlarının etkisiyle önce ikiye ayrılır, sonrada Batı Roma İmparatorluğu yıkılır, artık Kuzey Avrupalılar ve “doğudan gelenler” Güney Avrupa’ya inmişlerdir ve yavaş yavaş Avrupa'nın kuzey ve güney halkları birbirlerinin içinde eriyerek kaynaşmaya başlar. Bu oldukça karışık ve uzun bir dönemdir. Roma’nın kurulduğu o tıkır tıkır işleyen yapı çöker, yeni uluslar, yeni siyasal ve sosyal yapılar ortaya çıkmaya başlar. Avrupa, yaşadığı o karışıklık dönemlerinde sanki yeni bir duruma hazırlanıyormuş gibi kendi içine kapanmıştır ama giderek her şey yerine oturur, yeni siyasal güçler ortaya çıkar. Avrupa’nın bu yeni dönemine “Feodalizm” adı verilmektedir.

Bundan sonraki bölümlerde, “Kavimler Göçü’nden sonra ne gibi değişimler oldu” ve “Feodalizm nedir” sorularını açmaya çalışacağız. Ama öncelikle Hıristiyanlık ve Kilise kurumunu ele almamız gerekiyor, çünkü feodal dönemin arka planını anlayabilmemiz için bu kurumdan ve Hıristiyanlıktan bahsetmemiz gereklidir.
Ortaçağ'da Budapeşte. Kaynak Nürnberg Chronicle

NOT: Umberto Eco'nun şu yazısına da bkz.  Ortaçağ Ne Değildir?

Kaynak gösterilmeden kullanılamaz

Hiç yorum yok: